AK Parti Sözcüsü Ömer Çelik, kar yağışı nedeniyle oluşan sorunlar dolayısıyla İstanbul Büyükşeyir Belediyesini eleştirerek, "İstanbul'a kar ilk defa yağmıyor. 2017'de daha yoğun bir kar yağışı vardı. Sanki belediyenin kurumsal ha...
AK Parti Sözcüsü Ömer Çelik, kar yağışı nedeniyle oluşan sorunlar dolayısıyla İstanbul Büyükşeyir Belediyesini eleştirerek, "İstanbul'a kar ilk defa yağmıyor. 2017'de daha yoğun bir kar yağışı vardı. Sanki belediyenin kurumsal hafızası ortadan kalkmış" dedi.
ANKARA (İGFA) - AK Parti Genel Başkan Yardımcısı ve Parti Sözcüsü Ömer Çelik, gündeme ilişkin değerlendirmelerde bulundu.
İstanbul Büyükşehir Belediyesi'nin büyük bir yönetim zaafiyetinin ortaya çıktığını iddia eden Çelik, "Açıklama yapmak yerine suçlayıcı bir yaklaşım var" diyerek, "İstanbullu'ya sahip çıkmayan bir belediye yönetiminin ortaya çıktığını ve belediyenin herkese tedbir çağırısı yaparken kendinin tedbir almadığını" savundu.
Çelik, belediye yönetiminin sorumluluk alanı içerisinde insanların mahsur kaldığını iddia etti. Kar temizleme araçlarının zincirsiz bir şekilde nasıl savrulduğu, kendisinin bir kriz unsuru olduğu görüldüğünü iddia eden Ömer Çelik, "Kar küreme araçlarından bir tanesi belediye başkanının yemek yemesine yardımcı oldu. Bilgilendirmeyi yapan belediye görevlisinin yurtdışında olduğu görünüyor" diye konuştu.
"İSTANBULLU PERİŞANKEN RESTORAN PROBLEM OLUR"
Sözcü Çelik, Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu'nun restoranda akşam yemeği yemesi konusundaki polemik için de, "Kimin hangi restorana gittiği kimseyi ilgilendirmez. Ama yüzbinlerce İstanbullu perişan olmuşken bir belediye başkanının saatlerini restoranda geçirmesi problem olur ve bu siyasi bir tartışma meydana gelir" dedi.
https://twitter.com/omerrcelik/status/1486314475800170503Hatırlanacağı gibi, Başkan İmamoğlu İngiltere Büyükelçisi ile yediği yemek konusunda, "Bir belediye başkanının 1-2 saat bir yere gitmesi kadar doğal bir şey olamaz. Benim burada genel sekreterim, yardımcılarım, daire başkanlarım ve kurum kuruluşlar var. İBB Başkanı insanların aklındaki gibi, "her şey" anlamını taşımıyor. Bizim için her şey hepimiz demek. Zaten bir eksiklik de yaşanmadı. Ama sonrası önemli. Bu konunun devletin imkanları kullanılarak, bir MOBESE kamerasının görüntülerinin böylesi bir magazinsel bir sürecin parçası yapılacak şekilde servis edilmesinin karşısında ben takipçi olacağım. Çok önemli ve kişisel bir meseledir. Düşüncelerimi dün ve bugün İstanbul Valisi ile de paylaştım. Hukuki mücadelem devam edecek" ifadelerine yer vermişti.
