TSYD Genel Başkanı Oğuz Tongsir ile Akreditasyon ve Organizasyon Müdiresi Birgül Pullukçu, depremde enkaz altından çıkarılan gazeteci Akın Bodur'u hastanede ziyaret etti.

İSTANBUL (İGFA) - 6 Şubat'ta Kahramanmaraş'ta meydana gelen ve 10 ilde büyük yıkımlar yaratan depremin yaraları sarılmaya çalışılıyor. On binlerce canın vefat ettiği sarsıntıda birçok yurttaş da enkaz altından sağ çıkmayı başardı. 

Türkiye Spor Yazarları Derneği (TSYD) Genel Başkanı Oğuz Tongsir ile Akreditasyon ve Organizasyon Müdiresi Birgül Pullukçu ile birlikte Hatay'ın İskenderun ilçesinden enkaz altından çıkarılan Cumhuriyet Gazetesi muhabiri Akın Bodur'u ziyaret etti.

TSYD üyesi de olan Bodur, annesiyle birlikte İskenderun'da 5 katlı bir apartmanın ikinci katında oturduğunu hatırlattı. O korkunç gecede sarsıntıyla birlikte yataktan fırlayıp duvara tutunarak annesinin odasına geçtiğini söyleyen Bodur, " Tam (Anne deprem oluyor) diye bağırıyordum ki, ikinci sarsıntıyla ne olduğunu anlamadan koca bina bir anda üstümüze çöktü. 7-8 saat enkaz altında kaldım. Etraf kapkaranlıktı. O sırada annemin yaşamını yitirdiğinden de haberim yoktu. Ağabeyim seslenmelerimi duyup beni buldu. Enkazdan çıkmam mümkün değildi. Koca beton sütun kolumun üstüne düştü. Hayatımın en zor kararını verecektim. Ya kolum kesilerek kurtulacak ya da enkaz altında hayatımı kaybedecektim. Sonunda dayanamayıp ağabeyime 'kolumu keselim' dedim" diye konuştu. 

TSYD Genel Başkanı Oğuz Tongsir ise Akın Bodur'un 3 gün önce İstanbul’a getirildiğini söylerken, "Bugün Halkalı Acıbadem hastanesinde bacaklarından ameliyat oldu.  Ama yaşam tehlikesini atlattı. Her şeyden önemlisi Akın dimdik, güçlü. Hatta öylesine güçlü ki şimdiden tekrar İskenderun'a dönebilmenin hesabını yapıyor. (Nasıl dönmeyeyim? Cenazesinde olamadığım anacığım o topraklarda yatıyor. Her gün mezarını ziyaret etmeliyim) diye konuşuyor. Akdeniz Üniversitesi İletişim Fakültesi Gazetecilik Bölümü mezunu bir meslektaşımız. (Bugün hayattaysam bunu gazetecilik mesleğinden edindiğim tecrübelere borçluyum) diyor. Akın, 12 Eylül darbesini gözler önüne seren Dört İdam Bir Tanık kitabının yazarı. Ayrıca Arada Kalanlar ve Sessiz Çığlık diye iki kitap daha yazmış. Onun yaşam felsefesinde pes etmek diye bir şey yok. Gene maçlarda görev yapacağım, gene haber peşinde koşacağım, gene kitap yazacağım diyor. Aramıza tekrar hoşgeldin AKIN.. Sen bu mesleğin yüz AKIN'sın" dedi.